Hava Harp Okulu.

·

4 min read

Hava Harp Okulu.

10 yasindaydim, ilk defa uniformali bir askeri ogrenci gordugumde. Kulelili oldugunu babama sorduktan sonra arkadasinin oglu oldugunu ogreniyorum. Vay be demistim. O gun anladim benim o cocuk yasta yasadigim dunya aslinda ne tirnak ne de bir el.

Sonrasinda artik nasil oldugunu hatirlamadigim bir sekilde 14 yasinda kendimi askeri okul sinavlarina hazirlanirken buluyorum. Annem sure tutuyor o zaman yasadigimiz nufusu 5000 olan Tokat'in Pazar ilcesindeki her tarafi ot baglamis sadece torenlerde kullanilan o kucuk sahada. Her 400 metre sonunda annemin yuzundeki ifadeden anliyorum, olmuyor olmuyor. Ne kadar cabalasam da sinir olan 80 saniyenin altina inemiyorum. Kosuyu halletsem barfiks var mekik var, ancak daha kosu olmuyor ki.. Annemde de iyi sabir varmis, her gun kendi okulundan cikip ev islerini halledip benim hayalime ortak oluyor. Belki 2 ay calistik, gozum artik ne Fen Lisesi goruyor ne baska bir secenek. Tek yol var, Kuleli.

Sinav gunu geliyor, hep beraber Samsun'dayiz. Sinav fena degil, edebiyat biraz zor o da benim ezberci olamamam. Sonuclar geldi bir sure sonra, ilk asamayi gectiniz, Istanbul'a gelin. Asil mac; fiziksel testler, saglik psikolojik degerlendirme ve grup gorusmesi. Hatirladigim iki sey var o gun, ilk test: kosu. Herkes cok heyecanli. PAT! Kosu basladi. Kuleli'nin 160 yillik ic bahcesinde tam 1.5 tur. Her saniyesini hatirliyorum. Sonucu soyluyorlar 71 saniye. Inanilmaz, cunku benim yaptigim en iyi sureden 13 saniye daha iyi. Oradan diger testler, saglik kontrolleri, surekli birseyler yapiyoruz arada formda sorulara cevap vermeler beslenme. Arada bir oldu ki, aklim babama gitti, dedim asker zaten, askeri kisla onun evi, devam Taner. Ogleden sonra daha sakin gecti ve son asama, herkes yorulmus ama burasi en guclu olman gereken yer, grup mulakati. Kapida beklerken Emre'yi goruyorum Manisa'da o ilk askeri ogrenciyi gordugum yerde ortaokuldayken sinif arkadasim. Daha sonra secilmedigini ogreniyorum. Izmir Fen'e gidiyor oradan da Ege Tip'tan mezun oluyor. Su an doktorlarin hali de malum.. Neyse, mulakat sirasi bende.

Iceride 4 subay var, hepsi kendini tanitiyor ve birisi sorulari sormaya basliyor. Ataturk'un vizyonu, laiklik ve benim motivasyonum. Bazi sorularda takiliyorum ancak subaylar sabirli, cunku orada verilecek kararlar ile alinacak ogrenciler, ulkenin ordusuna yon verecek, yuzlerce askeri egitecek yeri geldiginde olume goturecek yeri geldiginde oturup ekmegini paylasacak. Asker olmak kolay degildir. Anlatilmaz da yasanmaz da, Asker olunur. Baska bir yolun olmaz, ne parasi icin yapilir ne ihtisami icin. Varin yogun Vatan'dir hizmettir, bitmistir.

Aradan birkac ay geciyor, babam sonuclarin aciklandigini ogrenmis. Beraber bir kafeye gidiyoruz aciyoruz sifre kullanici adi.. Sonuc: Maltepe Askeri Lisesi'nde Kara Kuvvetleri adina ogrenim gormeye hak kazandiniz. Benim yuzum dustu, babam soruyor; ne oldu? Diyorum ben gitmiyorum, Kara Kuvvetlerinde en fazla helikopter pilotu olunur, ve Maltepe Kuleli degildir. Simdi Maltepeli kardeslerim kizmasin. Benim gozumdeki tek okul: "Sanli Yuva Kuleli". Ayni hafta icinde Heybeliada Deniz Lisesi'nden bir Usttegmen telefonla ariyor. Onlar icin de hak kazandigimi okul tanitimi icin aradigini soyluyor. Ama benim yolum tek, Kuleli ve Hava Kuvvetleri.

Ne oluyorsa bir hafta sonra telefonla baska bir subay arayip sonuclarin hatali islendigini haber veriyor. Tekrar bakiyoruz, Kuleli ve Hava Kuvvetleri. Kayit intibak egitimi ve yemin toreni derken ulke siralamasinda 4. secilerek Kulelili oluyorum. 4 yil boyunca yasadiklarimiz hic bitmedi, bugun donup baktigimda hissettigim tek duygu gurur ve dostluk. Dogulusu, batilisi, esnaf cocugu, benim gibi astsubay cocuklari, subay cocuklari, sporcusu, matematik fizik bilgisayar kurtlari.. Kolay degildir 24 saat boyunca her seyi beraber yapmak uyum icinde tum zorluklari hep beraber asabilmek, duseni kaldirmak herkese elinden gelenin en iyisini verebilmek. Birakin bugunku ici bos liderlik tanimlarini.

Bu hikaye maalesef iyi bitmiyor dostlarim, biz Askeri Lise'lerden mezun olduktan sonra Harp Okullari'na ugurlandik. Ugurlandik ama icine bilmedigimiz bir atesin icine dustuk. Her taraftan capraz atese dustuk. Ilk hafta Hava Harp Okulu'nda 70 kisi ayrilmak icin dilekce verdi. Sonraki haftalarda da ayni sayilar. Ozel egitim timlerinde(sok mangalar) bi yerlerden gelen isim listeleri ile bir araya gelince gorulen hep tanidik yuzler, ya Maltepeli(Izmir) ya da Isiklarli(Bursa). Basimiza ne geldigini anlayacak zamanimiz bile yoktu. Biz birbirimizi motive etmeye devam ettik olayin siyasi oldugunu anlayana kadar. Gunde 4 saat uyku ile sabah aksam 50 derece ucak pistinde surunuyorsun, dizlerin dirseklerin derisi aciliyor. Yetmiyor yemekhanede yerleri silmek icin seni paspas olarak kullaniyorlar, yetmez topraga mezar kazarsin o mezarin basinda beklersin yatay pozisyonda icine dusene kadar. Dusersen basindaki "silah arkadasin" ustune cikar ziplar, "öldün aday" diyerek kahkahalar icinde gecenin ucunde. Bunlarin daha fazlasi da yapildi. Biz vatan haini ilan edildik, kimilerimiz dayak da yedi. Kameralara cekildik ayrilmadan once. O Irak'ta askerin kafasina cuval gecirenler dibimizde, hala anlamayan varsa. Biz yine sansli olanlardik ucus ve egitim kamplarinda ayrilan. Bu iskence serisi Kara ve Hava Harp okullarinda hiz kesmeden devam etti. Birbirini raporlamalar, islenmeyen suclari yikmalar ve daha bilinmeyen nice entrikalar. 8 senelik askeri lise ve harp okulu gecmisinden sonra mezuniyetine 1 hafta kala okuldan atilanlar oldugu gibi, medyada cokca yer bulan Mehmet Ali Celebi gibi mezun olmus subaylarin telefonlarina isim kaydederek suc itham ederek ordudan uzaklastirildi, yetmezmis gibi 41 ay hapis yatti.

15 sene once once ordunun ici bosaltildi, yillardir sirasiyla adalet, egitim ve bugun de saglik sistemi. En iyi yerlerde en zorlu sartlardan gecerek gelen insanlari ve bu halka alacak nefes birakmayan bu yapilasmayi bizler ne olursa olsun unutmayacagiz.